HaberTiwi Sophie Germain bilim tarihine damga vuran kadın

28 Views
haber tiwi
haber tiwi
05/28/20

Bilim tarihine damga vuran kadınlar serimizde bugünkü konuğumuz, Sophie Germain !

Kadın matematikçiler yıllar boyunca kendilerini matematikçi olarak dahi erkek meslektaşlarına kabul ettirememişlerdir. Bunun en güzel örneklerinden biri de kadın olduğu için bilimsel çalışmalarını uzun süre başka isimle yürütmek zorunda kalan Marie-Sophie Germain’dır.

Tüm olumsuz koşullara rağmen matematiği hayatının merkezine koyarak, ısrarla yoluna devam eden bu Fransız asıllı matematikçi, fizikçi ve filozofa, matematiğe olan katkılarından dolayı, ancak ölümünden 6 yıl sonra Göttingen Üniversitesi tarafından fahri doktorluk ünvanı verildi…

Babasının kütüphanesindeki tüm matematik kitaplarına odaklanan Sophie kendi kendine Latince ve Yunanca öğrenir. Newton ve Euler’i okur. 1794’de Germain 18 yaşında iken, sonraki yıllarda matematik ekolü olacak, Ecole Polytechnique açılır. O yıllarda bir kadının bu okula gidip derslere katılması yasaktı. Ancak yeni bir uygulamayla ders notları isteyen herkese açık tutuluyordu. Sophie Germain ders notlarını edinir ve yaptıklarını fakülte üyesi ünlü matematikçi Joseph Louis Lagrange’a göndermeye başlar. Kadın olmasının tepki çekeceğini bilmesi sebebiyle eski bir öğrenci olan Monsieur Antoine-August Le Blanc’ın adını kullanarak. Lagrange bu dehanın Sophie Germain olduğunu daha sonra öğrenecektir.


Germain’i en çok etkileyen matematikçilerden biri de Gauss’tur.Sophie Germain’in matematikteki ünlü Fermat Teoremi’nin çözümüne yaptığı katkılar bilim çevrelerince çok önemli kabul edilir. Bu çalışmalar, sayılar teorisinde kendisinden sonraki 100 yıllık gelişmelere ışık tuttu. Germain pek çok matematik yarışmasına katılmış ve makaleler yazmıştı ancak hiçbir zaman hak ettiği dereceleri elde edemedi.


Modern zamanlarda Sophie Germain büyük bir matematikçi olarak anılır. Elastik ve katı cisimlerin hareketleri ile ilgili teorilerin geliştirilmesine ve Fermat’ın son teoremi olarak bilinen tüm zamanların en meşhur matematik probleminin çözümüne ilişkin önemli katkılar yaptığı kabul edilir. Buna rağmen, istatistikler 2000’li yıllara gelindiğinde bile, üniversitelerde cins ayrımının sürdüğünü gösteriyor. Kadınlar, erkeklerden daha çok sayıda üniversiteye devam ettikleri halde, çok az sayıda kadın rektör ve dekanın bulunması ayrıca kadınların yönetim kademelerini nadiren doldurmaları insanlığın bu konuda alınacak daha çok yolu olduğunu gözler önüne seriyor.

Show more

0 Comments Sort By

No comments found

Facebook Comments

Up next